Dışarıdan genç, yakışıklı ve karizmatik bir işadamı gibi görünen Han, ailesinin acı dolu anıları ve içindeki trajediyle doludur. ABD'den döndükten sonra hayatını kız kardeşlerine ve babasına adar. Kız kardeşleri, çocukluk çağı travmaları ve aile geçmişlerinin trajik bir sonucu olarak fizyolojik problemlerden muzdariptir. Ailenin travmatik geçmişinin ana kurbanı olan Safiye, aşırı OKB'den muzdariptir ve onu kendi vücudu dahil her şeyi en az dört kez sabunla temizlemeye zorlayarak vücudunda morluklara neden olur. Genç bir kadın olarak bile yatağını ıslatan Gülben, Safiye'ye bağımlıdır, ona her zaman yardım etmeye ve acısını dindirmeye çalışır. En genç Neriman, astım ve kendine zarar verme durumundan muzdariptir, derisini ciddi şekilde kanayana kadar kaşıyarak. Han, güne kadar her türlü sosyal aktiviteden ya da her türlü eğlenceden kendini soyutlar, İnci'yi görür ve hemen ona aşık olur. Han, hayatında ilk kez mutluluğunu arayacaktır.