Diktatör, despot, otoriter veya güçlü adam, ne derseniz deyin hepsinin ortak bir noktası var: mutlak güç arayışı. "Diktatörlerin Yükselişi" Führer, Adolf Hitler; il Duce, Benito Mussolini ve Vojd Josef Stalin'in hikayesidir. Bu adamlar mutlak gücü nasıl ele geçirdiler? Nasıl kullandılar? Ne söylediler? Ve ne yaptılar? Fakat diktatörleri anlamak için çok daha fazlası var: destekleri, güçleri ve yıkım mirasları. Hikayelerini anlatırken aynı zamanda Augusto Pinochet, Muammer Kaddafi, Nikolay Çavuşesku, Mobutu Sese Seko ve Kuzey Kore'nin Kim hanedanlığını takip eden güçlü adamları, otokratları ve diktatörleri nasıl etkilediklerine de bakıyoruz; Hitler, Stalin ve Mussolini'nin izinden gidenlerin listesi hem şok edici hem de çeşitli. Tüm bu adamların ortak özelliği, 20. yüzyılın bu önemli diktatörlerinden alınan dersler üzerine inşa etmeleridir. Altı temalı bölüm halinde anlatılan 'Diktatörlerin Yükselişi', diktatörlerin iktidara nasıl yükseldiğini, destek sağlamak için kullanılan kişilik kültlerini, rejimlerini desteklemek için gereken parayı, kontrolü sürdürmek için uygulanan baskıyı, etki alanlarını kendi sınırlarının ötesine genişletme arzusunu ve son olarak bir diktatörün saltanatı sona erdiğinde ne olacağını araştırıyor. Diktatörler izole bir şekilde yaratılmazlar. Birçok yönden, gelişmelerine izin veren toplumun bir yansımasıdırlar. Açıklayıcı film arşivi ve görüntüleri, uzman röportajları, animasyon ve grafikler kullanan 'Diktatörlerin Yükselişi', demokrasinin kırılganlığına ve otoriterliğin korkutucu direncine dair etkileyici bir bakış açısı sunuyor.